Back to top
halkin_hukuk.jpeg

Halkın Hukuk Bürosu

Halkın Hukuk Bürosu

Halkın Hukuk Bürosu üyesı ve insan hakları savuncusu olan avukatlar Didem Baydar, Şükriye Erden, Ayşegül Çağatay, Ebru Timtik, Aytaç Ünsal, Zehra Özdemir, Yağmur Ereren, Engin Gökoğlu, Süleyman Gökten, Aycan Çiçek, Naciye Demir, Behiç Aşçı, Barkın Timtik ve Özgür Yılmaz, 20 Eylül 2017 günü terör örgütüne üye olmak suçuyla tutuklandı. Avukatlar, Gezi Parkı protestoları sırasında bir polis memuru tarafından biber gazı kapsülü ile vurulan ve hayatını kaybeden Berkin Elvan, terörle mücadele operasyonu esnasında evi aranırken bir özel harekat polisi tarafından vurularak öldürülen Dilek Doğan davası gibi baktıkları önemli davalarla tanınıyorlardı. Ayrıca 15 Temmuz 2016 günü gerçekleşen başarısız darbe girişimi sonrası kanun hükmünde kararname ile işlerinden ihraç edilen ve açlık grevine başladıktan sonra tutuklanarak ceza evine konulan iki eğitimci Nuriye Gülmen ve Semih Özakakça’nın da temsilciliğini üstlenmişlerdi. Tutuklanmalar 2 eğitimcinin davalarının görülmeye başlanacağı günden 2 gün önce gerçekleşti.

Human rights defenders (HRDs) in Turkey have been subjected to judicial harassment, including criminal prosecution, violent attacks, threats, surveillance, prolonged arbitrary detention, and ill-treatment. In the aftermath of an attempted coup in July 2016, the environment for the work of HRDs deteriorated even further.

Through the wide-ranging use of State of Emergency laws, the Turkish government has significantly infringed on the rights to freedom of expression, media, assembly, and association, and has particularly restricted the liberty of those engaged in human rights work. These laws enable even further human rights violations, as HRDs often do not have the freedom to monitor the activities of the security forces, who have been granted extensive powers.