Back to top

Barış Akademisyeni Zübeyde Füsun Üstel Hapishaneye Giriyor

Durum: 
Tahliye Edildi
Vaka Hakkında

21 Mayıs 2019 tarihinde, Eskişehir 1. İnfaz Hakimliği Zübeyde Füsun Üstel’in açık cezaevine geçme talebini kabul etmiş, Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin ilgili kararlarına atıf yaparak “terör örgütü propagandası” suçu nedeniyle ceza alanlar hakkında açık ceza infaz kurumuna ayrılma ve denetimli serbestlik hükümleri uygulanırken bu kişilerin “terör suçlarından” ceza almış gibi değerlendirilemeyeceği yönünde karar vermişti. Ancak bu karar önce savcının itirazı ve daha sonra da mahkeme kararları ile engellenmişti.

Eskişehir 1. İnfaz Hakimliği'nin tutuklu akademisyen Zübeyde Füsun Üstel'in açık cezaevine geçmesi yönünde verdiği karar Cumhuriyet Savcısı'nın itirazı üzerine Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararı ile bozuldu.

“Bu suça ortak olmayacağız!” başlıklı bildiriyi imzaladığı için kendisine bir yıl üç ay hapis cezası verilen Barış Akdemisyeni Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel, 8 Mayıs 2019 tarihinde hakkında kesinleşen cezanın infazı için Eskişehir Kadın Kapalı Cezaevi’ne teslim oldu.

Ocak 2016 tarihinde yayınlanan ve ülkenin güneydoğusundaki ağırlıklı olarak Kürt nüfuslu şehirlerde gerçekleşen çatışmaların barışcıl yollarla çözülmesi çağrısında bulunan “Bu Suça Ortak Olmayacağız” başlıklı akademisyen bildirisinin imzacıları arasında yer alan Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel, hakkında verilen 1 yıl 3 ay hapis cezasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi tarafından onanması üzerine cezaevine giriyor.

Zübeyde Füsun Üstel Hakkında

Fusun UstelZübeyde Füsun ÜstelTürkiye'de siyaset bilimi alanında tanınan akademisyenlerden birisi olup yakın zamanda Galatasaray Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Siyaset Bilimi bölümünden emekli oldu. Zübeyde Füsun Üstel, akademik çalışmalarının yanı sıra uzun süre, başta Yurttaşlık Derneği ve Tarih Vakfı olmak üzere birçok sivil toplum kuruluşunda çalıştı.

25 Temmuz 2019
Barış Akademisyeni Zübeyde Füsun Üstel tahliye edildi

22 Temmuz 2019 tarihinde, hakkında verilen hükmün kesinleşmesi üzerine cezasının infazı için cezaevine gönderilen ilk Barış akademisyeni olan Zübeyde Füsun Üstel tahliye edildi. İnsan Hakları savunucusu, cezası İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi tarafından onandıktan sonra, 8 Mayıs 2019 tarihinde hakkında kesinleşen cezanın infazı için Eskişehir Kadın Kapalı Cezaevi’ne teslim olmuştu.

21 Mayıs 2019 tarihinde, Eskişehir 1. İnfaz Hakimliği Zübeyde Füsun Üstel’in açık cezaevine geçme talebini kabul etmiş, Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin ilgili kararlarına atıf yaparak “terör örgütü propagandası” suçu nedeniyle ceza alanlar hakkında açık ceza infaz kurumuna ayrılma ve denetimli serbestlik hükümleri uygulanırken bu kişilerin “terör suçlarından” ceza almış gibi değerlendirilemeyeceği yönünde karar vermişti. Ancak bu karar önce savcının itirazı ve daha sonra da mahkeme kararları ile engellenmişti.

22 Temmuz 2019 tarihinde, avukatların itirazları üzerine, İstanbul 33. Ağır Ceza Mahkemesi, Adalet Bakanlığı’na “kanun yararına bozma” taleinde bulunulduğunu göz önünde bulundurarak ileride telafisi güç ve imkansız bir duruma ve Zübeyde Füsun Üstel’in mağduriyetine neden olunmaması için infazın durdurulmasına karar verdi. Bunun üzerine Üstel tahliye edildi.

21 Mayıs 2019
Zübeyde Füsun Üstel’in açık cezaevine geçme talebi reddedildi

Eskişehir 1. İnfaz Hakimliği'nin tutuklu akademisyen Zübeyde Füsun Üstel'in açık cezaevine geçmesi yönünde verdiği karar Cumhuriyet Savcısı'nın itirazı üzerine Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararı ile bozuldu.

İnfaz Hakimliği, Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin ilgili kararlarına atıf yaparak “terör örgütü propagandası” suçu nedeniyle ceza alanlar hakkında açık ceza infaz kurumuna ayrılma ve denetimli serbestlik hükümleri uygulanırken bu kişilerin “terör örgütü üyeliği” suçundan ceza almış gibi değerlendirilemeyeceği yönünde karar vermişti.

9 Mayıs 2019
Barış Akademisyeni Zübeyde Füsun Üstel cezaevine girdi

“Bu suça ortak olmayacağız!” başlıklı bildiriyi imzaladığı için kendisine bir yıl üç ay hapis cezası verilen Barış Akdemisyeni Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel, 8 Mayıs 2019 tarihinde hakkında kesinleşen cezanın infazı için Eskişehir Kadın Kapalı Cezaevi’ne teslim oldu.

Bir önceki gün, 7 Mayıs 2019 tarihinde, Barış akademisyenleri ve öğrencileri Prof. Zübeyde Füsun Üstel ile dayanışma göstermek için İstanbul Adliyesi önünde buluşmuştu. Yaptığı konuşmada insan hakları savunucusu şu sözleri sarfetmişti: “Şunu bilmenizi istiyorum; sözün bittiği yerde değiliz, henüz sözün başladığı yerdeyiz. Vatandaş olarak, birey olarak haklarımızı, barış içinde yaşam talebimizi yükselteceğiz".

İnsan hakları savunucusuna, Ocak 2016 tarihinde yayınlanan ve ülkenin güneydoğusundaki ağırlıklı olarak Kürt nüfuslu şehirlerde gerçekleşen çatışmaların barışcıl yollarla çözülmesi çağrısında bulunan “Bu Suça Ortak Olmayacağız” başlıklı bildiriyi imzaladığı için terör örgütü propagandası yapmak suçundan bir yıl üç ay ertelemesiz hapis cezası verilmişti. 25 Şubat 2019 tarihinde, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi Zübeyde Füsun Üstel hakkında verilen kararı onamıştı. Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel hakkında kesinleşen cezanın infazı için cezaevine giren ilk Barış Akademisyeni oldu.

30 Nisan 2019
Barış Akademisyeni Zübeyde Füsun Üstel Hapishaneye Giriyor

Ocak 2016 tarihinde yayınlanan ve ülkenin güneydoğusundaki ağırlıklı olarak Kürt nüfuslu şehirlerde gerçekleşen çatışmaların barışcıl yollarla çözülmesi çağrısında bulunan “Bu Suça Ortak Olmayacağız” başlıklı akademisyen bildirisinin imzacıları arasında yer alan Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel, hakkında verilen 1 yıl 3 ay hapis cezasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi tarafından onanması üzerine cezaevine giriyor.

Download the Urgent Appeal

Zübeyde Füsun ÜstelTürkiye'de siyaset bilimi alanında tanınan akademisyenlerden birisi olup yakın zamanda Galatasaray Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Siyaset Bilimi bölümünden emekli oldu. Zübeyde Füsun Üstel, akademik çalışmalarının yanı sıra uzun süre, başta Yurttaşlık Derneği ve Tarih Vakfı olmak üzere birçok sivil toplum kuruluşunda çalıştı.

Barış İçin Akademisyenler, 2016 Ocak ayında yayınladıkları “Bu suça ortak olmayacağız!” bildirisinde (“Barış bildirisi” olarak da anılmaktadır), Türkiye hükümetinin ülkenin güneydoğusundaki ağırlıklı olarak Kürt nüfuslu şehirlerde düzenlenen güvenlik operasyonları sırasında işlenen insan hakkı ihlallerine ve bunların sivil nüfus üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çekerek bu uygulamaları kınamış ve çatışmanın barışçıl yöntemlerle çözülmesi yönünde çağrıda bulunmuştu. Bahsi geçen bildirgeyi toplamda 2212 akademisyen imzaladı ve o tarihten beri akademisyenler yargısal taciz ve karalama kampanyası dahil birçok hak ihlaline maruz kalıyor.

4 Nisan 2019 tarihinde, İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi, “Bu suça ortak olmayacağız!” bildirisini imzalamak suretiyle “terör örgütü propagandası yapmak” suçundan Prof. Zübeyde Füsun Üstel’e 1 yıl 3 ay hapis cezası verilmesine hükmetti. Duruşma sırasında, ceza usul hükümleri gereği, Zübeyde Füsun Üstel’e, şayet mahkeme karar aşamasında takdir ederse, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına rıza gösterip göstermeyeceği soruldu. Zübeyde Füsun Üstel, kararı üst mahkemeye taşıyabilmek ve barış talebinin suç teşkil etmeyeceğini üst mahkemelerde de savunabilmek adına hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmedi.

Türk Ceza Kanununun 231inci maddesi uyarınca, “hükmün açıklanmasının geri bırakılması”, beş yıllık denetim süresinde sanığın kasten suç işlenmemesi koşuluyla, hükmün sanık hakkında hukukî hiçbir sonuç doğurmayacağı ve dolayısıyla adli sicile işlenmeyeceği anlamına geliyor. Bu durum Barış için Akdemisyenler dosyalarında özel bir önem arzediyor, zira bu cezaların adli sicile işlenmesi, akademisyenlerin memuriyetlerinin sona ereceği ve dolayısıyla Türkiye’deki üniversitelerde öğretim görevlisi olarak çalışmaya devam edemeyecekleri anlamına geliyor. Ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde, hüküm hiçbir hukuki sonuç doğurmayacağı için, kişi kendisi hakkındaki hükmü temyiz etme hakkını da kaybetmiş oluyor. Bu sebeple şimdiye kadar Zübeyde Füsun Üstel gibi kimi akademisyenler kendileri hakkında verilen hükmü üst mahkemelere taşıyabilmek adına, memuriyetlerinin düşmesi ihtimalini göze alarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını reddetti.

Bununla birlikte, İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi, dava süresince yeterince pişmanlık göstermediği gerekçesiyle, Zübeyde Füsun Üstel’e verilen cezanın da ertelenmemesine hükmetti. 25 Şubat 2019 tarihinde, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi Zübeyde Füsun Üstel hakkında verilen ertelemesiz 1 yıl 3 aylık hapis cezasını onadı ve böylece karar kesinleşmiş oldu. 30 Nisan 2019 tarihinde, Zübeyde Füsun Üstel’e, on gün içinde cezasının infazı için teslim olması gerektiğini belirten tebligat ulaştı.

Zübeyde Füsun Üstel ile ilgili verilen onama kararı, şu ana kadar Barış için Akdemisyenler davalarıyla ilgili bir İstinaf Mahkemesi tarafından karara bağlanarak kesinleşen ilk dosya. Bu nedenle de bu kararın, istinafta bekleyen benzer nitelikteki Barış için Akdemisyenler dosyaları için emsal oluşturması ihtimali yüksek.

2016’dan beri, barış çağrısı yaptıkları için Zübeyde Füsun Üstel ile birlikte birçok akademisyen bugüne kadar çeşitli hak ihlaline maruz kaldı. 30 Nisan 2019 itibariyle, barış bildirgesine imza attığı için çalıştığı üniversitedeki işini kaybeden akademisyen sayısı beşyüzkırkdokuz. Bu akademisyenlerden bir bölümü istifaya ya da emekliliğe zorlandı. Dörtyüzaltı akademisyen ise Kanun Hükmünde Kararnameler yoluyla kamu görevinden ihraç edilmek suretiyle işini kaybetti. Yüzlerce akademisyenin pasaportu iptal edildi ya da pasaportlarına el konuldu. Çoğu sözlü ve fiziksel tehditlere maruz kaldı ve Tükiye’de iş bulmaları çeşitli şekillerde engellendi. Bu süre içinde yetmişe yakın akademisyen gözaltına alındı, imzacıların maruz kaldığı hak ihlallerine dikkat çekmek için basın açıklaması yapan dört akademisyen tutuklanarak iki ayı aşkın süre cezaevinde tutuldu.

Bugün itibariyle barış bildirgesine imza attıkları için yargısal tacize maruz kalan akademisyenlerin sayısı altıyüzdoksanbir. Halihazırda yüzseksenbeş akademisyen ise “terör örgütü propagandası” yapmak suçundan yargılanarak ceza almış durumda. Bu akademisyenden yüzkırkdokuzu hakkında verilen hükümlerin açıklanması geri bırakıldı. Geriye kalan otuzaltı akademisyenin ceza hükümleri açıklandı, ancak sadece dördünün cezaları ertelendi. Beşyüzaltı akademisyen ile ilgili hukuki süreç ise hala devam ediyor.

Front Line Defenders, Barış için Akademisyenler’e yönelik devam eden yargısal tacizi kınamakta, Zübeyde Füsun Üstel hakkında kesinleşen ceza hükmünden ve kendisine yöneltilen suçlamalardan büyük endişe duymakta ve bunların yalnızca kendisinin meşru ve barışçıl bir şekilde yürüttüğü insan hakları faaliyetlerine ilişkin olduğuna inanmaktadır.